@iyilikajandasi #iyilikajandasi
Bir kitap düşünün ki her sabah size “Günaydın. Günün iyiliği şu!” desin. Sonra bir bakın; siz o iyiliği yapmanın hafifliğini yaşarken aynı gün aynı iyiliği yapan binlerce kişiden biriymişsiniz meğer…
“Okul, iş, sosyal hayat, sosyal medya, paylaşılanlar, sürekli akıp gelen mesajlar, tıkalı trafikler, yoğun kaldırımlar ve nihayet yetmeyen bir 24 saat… Bu koşturma içinde yol kenarına çöküp kalmış minik yavruları, pazara çıkamayan anneleri, her sabah işe gider gibi evden çıkan işsiz babaları göremez oluyoruz. İşte asıl yorgunluk bu! Gönül yorgunluğu! İyilik Ajandası bu yorgunluğun şifası olarak hazırlandı. Kalbinizin iyiliğini tüm yıla yayacak bir hareketin içinde olmak size de iyi gelecek!” diye başlan İyilik Ajandası’nı kitabın editörleri Meryem Uçar ve Fatma Hazan Türkkol ile konuştuk.
İyilik ajandası bildiğim kadarıyla bir proje. İnsanları iyilik yapmaya teşvik amacı güden bir proje. Bize biraz bahseder misiniz? Nasıl doğdu, ajanda fikri nasıl ortaya çıktı?
Bu proje Van’da öğretmenlik yapan bir öğretmen çiftin projesiydi. Onlar kendi yaşadıkları yerde okulda arkadaşlarıyla, buna benzer şeyler yapmışlar. Daha sonra da biz bunu bir kitaba dönüştürelim ve tüm Türkiye’ye hatta ulaşabildiğimiz herkese yayalım, diye düşünmüşler.
Resimler çizilmiş, grafik dikkat çekici? Bunlara nasıl karar verdiniz?
Her kitap dosyası önümüze geldiğinde metnin düzenlemesi yanında biçimsel olarak da neler yapacağımızı düşünüyoruz. Çizimler böyle doğdu denilebilir. Grafik biriminden bir arkadaşımız her iyilik için bir resim çizdi ve kitabın tasarımını yaptı. Aslında tüm bu süreç iyiliklerin ön plana çıkması ve okurumuzun dikkatini çekmesi gibi pek çok şey birlikte düşünülerek yürütülüyor.
Sosyal medya ile birlikte yürüyor gördüğüm kadarıyla?
Evet. Instagram, Twitter ve Facebook hesapları var. Kitabın yazarları olan Ayşe Ünsal ve Cihat Albayrak yapılacak iyilikleri önceden takipçilere duyuruyor, takipçilerden gelen fotoğraf ve paylaşımları da bu hesaplarda paylaşıyorlar. Yani okurlarımız kitabın yazarıyla sosyal medya hesabı aracılığı ile direkt iletişim kurabilme imkânına sahip.
Bir yerden esinlendiniz mi bu kitabı hazırlarken? Bu tür çalışmalar var mı?
İyilik Ajandası hem Türkiye’de hem de dünyada tek diyebiliriz rahatlıkla. Yılın her günü için hazırlanmış ve birlikte yapılacak iyilik etkinliklerinin olduğu bir kitap yapısıyla daha önce karşılaşmadık. Bu kitabın felsefesi hep birlikte aynı iyiliği aynı gün yapıyor olmak. 24 saatin içinde Türkiye’nin 81 ilinde yaşlı ziyareti, onlarca hatta yüzlerce kişi tarafından yapılıyor ve ertesi gün de başka bir iyiliği toplu halde yapmış oluyoruz. Aslında farklı farklı şehirlerde aynı şeyi yapıyoruz.
Ajandadan ziyade yol gösterici bir kılavuz yani…
Aynen öyle. Burada önemli olan şey de bunu yapanların sosyal medyadan “Ben şuradaydım, ben buradaydım.” şeklinde birbirlerini teşvik ediyor olması. Ocağın ilk haftasından beri takipçi sayısı gün gün arttı ve takipçiler yaptıkları iyilikleri bu hesaplardan paylaşmayı sürdürüyor.
Nasıl etkileşimler alıyorsunuz?
Yazarlarımız bunu daha iyi bilebilir elbette ancak biz bu sorunuza şöyle cevap verebiliriz. Köy okullarına çorap etkinliği vardı. Yüzlerce çorap bir şehirden bir köye, bir köyden başka bir yere gitti. Türkiye içerisinde bir çorap alış verişi oldu o gün. O çocuklar rengârenk bir sürü çoraba sahip oldu. Sosyal medyadan çok fazla katılım oldu. Bunun bayramı gelecek, bayramı beraber kutlayacaklar, yaz geliyor, salıncak kurulacak, sek sek oynanacak. Toplu olarak aynı iyiliğin yapılıyor olması yalnızca bizleri, işin mutfağında olanları değil tüm okurlarımızı saran bir heyecan. Yazarlarımızın sosyal medya hesaplarından paylaştıklarından da okurlarımızla aynı heyecan içinde olduğumuzu görebiliyoruz.
Buradan doğacak fikirler üzerinden çok çeşitli işler yapılabilir.
Kesinlikle öyle. Örnek vermek gerekirse doğum günlerinde arkadaşlarınıza o iyiliği yapabilirsiniz. Özel günlerde hedye edebilirsiniz. Çünkü zaten elinizdeki bir “Zamansız ajanda.”
Özgün ve nitelikli bir düşünce aslında. Bu fikir önümüzdeki senelerde güncellenecek mi?
Kitap üzerinde çalışırken bizim için önemli olan iyiliklerin ülkemizin her yerinde uygulanabilir olmasıydı. Metropolden kasabaya her yerde… Hâlâ böyle düşünüyoruz. Şuan kitabın içindeki iyilikler de bunu karşılıyor. İyilikleri çok da fazla değiştirme taraftarı değiliz. Bu kitabı bu yıl alan seneye de aynı iyilikleri yapabilsin istiyoruz. Biz bu kitabı hazırlarken tarihleri yazdık ama günleri yazmadık. Gerçek bir zamansızlık olursa dileyen okurumuz bu iyilik hareketine dilediği yıl ve dilediği aydan dâhil olabilir. Bu sebeple büyük değişiklikler yapmayı öngörmüyoruz.
Ajandadan örnek vermek gerekirse mesela geri dönüşüm şenliği var.
Evet iyilik çeşitlerinden bir tanesi o. İlk etaplarda mutfaktaki plastikleri atıp plastiklerin yerine cam şişeler alıyorsunuz. Doğala yönelik bir iyilik hareketi. Organik ve doğal şeylerin kullanımına teşvik etmek amaçlı bir adım.
Anladığım kadarıyla internet üzerinden daha çok ilerleyebilecek bir proje.
Facebook, Twitter, Instagram üzerinden dediğimiz gibi etkileşimler geliyor. Daha da büyüyeceğini umduğumuz bir hareket. Dönüşler aslında bizim tam hayal ettiğimiz gibi. Bunu alan insanlar gün gün iyiliğini yapıp bunu paylaşıyorlar. Bunun altını çizmek lazım: Özellikle yapılan iyiliğin paylaşılması noktasını bir hareket haline getirmek istiyoruz. Buradan paylaşılan şey, yediklerini içtiklerini paylaşması gibi bir hareket değil. İyiliklerin paylaşılmasına yönelik.
Toplu halede uygulayanlar var mı?
Var tabii. Okullarda uygulanan iyilikler var. Mesela sınıf olarak toplanıp bir şeyler yapıyorlar, kitap okuma etkinliği yapıyorlar, mektup yazma etkinliği yapıyorlar. Oturdular ve kendi ailelerine mektuplar yazdılar. Ailedeki herkese ayrı ayrı mektup yazıp evin farklı yerlerine sakladılar, o mektupları bulan kişi için de bir sürpriz oldu. Küçükten büyüğe herkesi içine alabilecek, sınırlaması olmayan, zaman sınırlaması olmayan bir ajanda.
Daha önce düşünülmemiş özgün bir iş. Umarım daha fazla insana ulaşabilecek bir proje olur.
Umuyoruz ki daha fazla insan bu harekete sahip çıkacaktır. Yeni başlayan bir şey gibi görünse de yıllardır yazarlarının yaptığı bir işti. Bizim sadece organize edip tüm ülkeye yaymaya çalıştığımız bir proje oldu. Eskiden takvimlerin arkasında bu tarz şeyler vardı, biz biraz da bunu güncelleyip günümüzün takvimi olarak planladık. Yol gösterici, kılavuzluk edici bir takvim.
- Ayşe Ünsal – Cihat Albayrak / İyilik Ajandası – Zamansız Ajanda
- Erdem Yayınları
- 400 Sayfa