1988, Tokat doğumlu Eda İşler; Uludağ Üniversitesi‘nin İngilizce Öğretmenliği Bölümü‘nde lisans eğitimini tamamlamış. Yazmış olduğu öyküler Post Öykü, Dergâh, Türk Dili, Hece Öykü gibi mecralarda yayınlanmış.
2019 yılında Dergâh Yayınları tarafından ilk öykü kitabı Kaza Süsü yayımlandı. 2021 yılında EdebiyatBurada’da yayımlanan yazısında Kaza Süsü’nü anlattığı o yazıyı okumuştum.
“Birazdan mucizevi bir şey yaşanacak diye beklemeye başlıyorum. Sıradışı bir şey olmuyor. Biraz oturup kalkıyoruz. Eşikten atlarken zihinsel engelli adamla göz göze geliyoruz. Belli belirsiz gülümsüyor. O an karar veriyorum. Tahta’yı yazacağım. Akşam oluyor. İki saat sonra bitiyor hikaye. Tahta’nın öyküsü bu. Aslına bakarsanız Kaza Süsü’nün öyküsü de bu. Bir resim, bir obje, bir bakışın hikayesi. Kahramanın gözü, onu izleyenlerin duygusu, olanların rengi. Bütün olarak yapmak istediklerimin özeti. Rüyalardan, sanrılardan, duygulardan, bakıştan, içgörüden, durgunluktan, duygu yoksunluğundan, ruh tahlili yapmadan bir kahramanın ruhunu yansıtmaktan hoşlanıyorum. Benim için hikayenin özü bu.”
Yazarlığın yanında çevirmenlik de yapan Eda İşler, 2020 yılında Everest Yayınları tarafından yayımlanan Deborah Levy‘nin Sıcak Süt, 2022 yılında Her Şeyi Gören Adam adlı kitaplarının çevirisini üstlenmiştir. O iki kitabın arasında 2021 yılında ikinci öykü kitabı Görünür Bir Yerde, Everest Yayınları tarafından yayımlanarak okurlarıyla buluşmuştur.
Aynur Kulak ile yaptığı bir söyleşide edebiyata adım attığı o ilk anı anlatmış. Güzel ve gerçek olan şeylerin zamanla bu güzelliği kazandığının en tatlı kanıtı bana göre.
“Ben çocukken güneş görmeyen bir evimiz vardı. Canım bu yüzden çok sıkılırdı ve ben günlüğe hep sabah güneşini tasvir ederek başlardım. Öykülerim de belki bu yüzden genellikle gündoğumuyla açılır. Eve dair mutlu hatıraları günün ışıltısının yüzlere vurduğu kısacık anlarla ilişkilendiririm. İkindi parlaklığını, gece göğündeki yıldızların yansımasını da severim. Sanırım hikâyeleri böyle anlatarak çocukluğumun o kısmını tamir ediyorum. Aslında öykü yazmaya günlükten önce başlamak isterdim ama uzun süre içimden düşünmeyi ve okuyarak susmayı tercih ettim. Ufak bir şehirde büyümenin, yapacak kısıtlı şeyle dar bir yaşantıyı kovalamanın çok okumakla ilgisi büyük. Dili mücadele ederek ulaşmam gereken bir zirve gibi gördüğümden ona karşı merak ve heyecanla karışık duygular beslerdim. Hikâyeler anlatma arzum başka bir var yaratma ve mevcut sıkıcı durumdan kurtulma gereksinimimden kaynaklanıyordu. Aslında hâlâ öyle. Kendime alan açmak için yazıyorum.” (Litera Edebiyat, 2022)
2023 yılında Holden Kitap tarafından yayımlanan ve oldukça ilgi gören Amerika Kuşları adlı kitabın da çevirisini Eda İşler üstlenmiştir.
Edebiyata böylesine katkı sağlamış bir insanı Ne Okuyorum Listesi’nde ağırlayabildiğim için çok mutlu ve gururluyum. Kendisi öyle biri ki yolculuğunu anlatırken dahi kullandığı etkileyici dilinin üzerine bir cümle kurmak ihtiyacı hissetmiyor insan. Bu sebeple söyleşilerinde anlattıklarına yer vermek istedim. Lütfen sizler de bu söyleşilere uğrayıp Eda İşler’in edebiyat yolculuğuna şahit olun.
Eda İşler, Neokuyorum okurları için 11 kitap tavsiyesinde bulundu. İşte o 11 kitap:
- Göktuğ Canbaba – Çatlaklar (Doğan Kitap)
- Elif Erdoğan – Dokuzdan Küpe Çiçeği (Yapı Kredi Yayınları)
- Ayfer Tunç & Murat Gülsoy – Diyaloglar (Can Yayınları, Derleyen: Mevsim Yenice)
- Hiroko Oyamada – Çukur (Siren Yayınları, Çeviri: Hüseyin Can Erkin)
- Dag Solstad – On Birinci Roman, On Sekizinci Kitap (Yapı Kredi Yayınları, Çeviri: Banu Gürsaler Syvertsen)
- Saffet Murat Tura – Histerik Bilinç (Metis Yayınları)
- Juli Zeh – Sessizliğin Gürültüsü (Metis Yayınları, Çeviri: Sevinç Altınçekiç)
- Ralf Rothman – Deniz Kenarında Geyikler (Metis Yayınları, Çeviri: Ogün Duman)
- Abdullah Aren Çelik – Yediler Teknesi (Everest Yayınları)
- Irmak Zileli – Bende Ölen Sensin (Everest Yayınları)
- E.M Cioran – Umutsuzluğun Doruklarında (Jaguar Kitap, Çeviri: Orçun Türkay)