Bilinmeyen Adanın Öyküsü, Portekizli yazar José Saramago’nun (1922 – 2010) kısa hikâyesi. 59 sayfa. Bir saat içinde bitirebilirsiniz. Bitirip son cümlenin güzelliğiyle Bilinmeyen Adanın Öyküsü üzerine düşünebilirsiniz.
Bilinmeyen Adanın Öyküsü, hem anlatımı hem bıraktığı his açısından masal tadında bir hikâye. Basit bir hikâye aslında. Bir adam kraldan bir tekne istiyor. Neden? Çünkü bilinmeyen bir adayı bulmak istiyor. Sanki bilinmeyen ada kalmış gibi! Olacak iş mi? Oluyor işte. Kraldan istekte bulunuyor. Burada araya girip belirtmek isterim, krala ulaşmak öyle kolay olmuyor. Kralın kibrini ne güzel anlatmış José. Ve temizlikçi kadın. Bence hikâyenin gizli kahramanı. Ne güzel karar veriyor yazgısını değiştirmeye. Biz tekrar adama ve isteğine dönelim. Bilinmeyen adayı bulmak istiyor adam. Kim demiştir ki bilinmeyen ada yoktur diye, tabii ki vardır, her zaman olacaktır.
Bilinmeyen Adanın Öyküsü, bir arayış hikâyesi anlayacağınız. Bilinmeyen adalar hep olacağına göre bu arayış hiç bitmeyecek ama amaç varmak değil, yolda olmaktır zaten. Aramak elbette zahmetlidir, her şeyden önce boşa aradığınızı söyleyenler olacağı için. Ama belki de iskeleden sancağa gitmek o kadar da zor değildir, kim bilir. Güzelliğini bozmamak için son cümlesini söylemiyorum ama kitabın özeti o son cümlede saklı, okunmayı bekliyor.
Birkaç cümle de kitabın baskısı için söylemek istiyorum. Kırmızı Kedi Yayınevi, José Saramago’nun kitaplarını ona özel sarı kapaklarıyla basıyor. Kitabı elinize alır almaz seviyorsunuz zaten. Onun dışında bu kitapta Birol Bayram’ın çizimleri var. Kitabın masalsı havasını destekliyor. Bende hepsini boyama isteği uyandırdı. Emrah İmre’nin çevirisi de çok başarılı.
İyi okumalar.
- Bilinmeyen Adanın Öyküsü – José Saramago
- Kırmızı Kedi Yayınevi
- Çeviri – Emrah İmre
- 59 Sayfa