“Ömrümün kaç yılı, bedenimle benliğim gerçekten istemediğim şeyleri yapacak kadar benim olmadan geçti?”
Mısırlı feminist bir yazar olan Neval el Seddavi, aslında bir psikiyatrist. Kadınların Arap toplumundaki yerini eleştirdiği birçok eseri var fakat bunlardan sadece iki tanesi Türkçe’ye çevrildi. “Sıfır Noktasındaki Kadın” bu eserlerden biri. Neval el Seddavi, bu kitapta bizlere, bir fahişenin yaşam öyküsünü ve onu cinayete getiren toplumsal sebepleri anlatıyor.
Bir araştırma için psikiyatrist olarak görevlendirildiği hapishanede, diğer mahkûmlardan farklı bir idam mahkûmuyla karşılaşır Seddavi ve olay bu şekilde başlar. Tüm ısrarlara rağmen onunla görüşmeyi başlangıçta kabul etmeyen Firdevs, uzun uğraşlardan sonra görüşmeyi kabul eder. İdam edilmesine saatler kalmış olan kadın, tüm içtenliği ve dürüstlüğüyle, hiçbir şey beklemeden ve ölümü kabullenmiş olmanın rahatlığıyla olan biteni anlatmaya başlar. Aile, ilk cinsel deneyim, sünnet, ailenin kaybedilişi, yatılı okul, yaşlı biriyle zorla evlendirilme, sistemin çarpıklığı, kapitalizmin vuruculuğu ve fahişeliğe başlamasını duraklamadan anlatır bir bir. Bir kadının sadece erkeklerden ya da aşktan değil, toplumun kendisinden, aileden ve diğer sistemlerden nasıl zarar gördüğünü anlatır. Bu yüzden aslında çok yönlü bir eleştiri görüyoruz kitapta. Bir kadının ağzından ve yaşanmışlıklarından kaynaklanan içi dolu bir eleştiri. Bu yüzden sadece feminizm bakış açısıyla okunursa çok şeyi gözden kaçırabileceğimiz bir hayat öyküsü Firdevs’inki. Seddavi’nin Firdevs tarafından hücreye kabulüyle başlayan kitap, Firdevs’in hücreye gelen görevliler tarafından idama götürülmesiyle bitiyor.
Sıfır noktası; beklentinin olmadığı yerdir. Umudun olmadığı yer. Beklenti yoksa keder de yoktur, kimsenin seni üzme fırsatı da. Sadece kadın için değil, insan için dünyadaki en faydalı yerdir bu nedenle. Sizler de okuyun, okutun, eleştirin diye kitabın kuru özetini değil içeriğini, mesajını anlattım kendimce… Okuduğumdan beri kitap önerisi isteyen herkese söylediğim kitap oldu “Sıfır Noktasındaki Kadın”, umarım okuma isteğinizi uyandırabilirim.
