Amerikalı yazar Paul Auster‘in 1994’te özgün adı Mr. Vertigo olarak yayımlanan bu romanını fantastik bir macera romanı olarak adlandırabilirim. Romanın ayrıntılarına geçmeden önce kısaca özetine değinmek istiyorum. 1920’li yıllarda Amerika’da dilencilik yaparak geçinen kimsesiz Walter Rawley, 9 yaşında Yehudi Usta ile tanışır. Walter, Yehudi Usta’nın onu çoktan seçtiğinin hala farkında değildir oysa. Walter, Yehudi Usta’nın himayesine girer ve onunla beraber uzaklara gider. ‘Fantastik bir macera romanı’ dememin sebebi de tam da bu noktada başlar. Yehudi Usta, Walter’e uçmayı öğretebileceğini söyler. Maceraya bu şekilde başlayan Walter, uçmayı öğrenmekle beraber aynı zamanda hayatı, hayal kırıklıklarını, olgunluk, tecrübe gibi manevi kavramları da bu süreçte öğrenir.
Roman bu konu çevresinde çerçevelenmiş, okuyucuya farklı bir dünya, yaşamı farklı bir boyuttan algılama imkânı verir. Aynı zamanda “Harika Çocuk Walt” üzerinden yazar, okura birçok mesaj verir. Kendini bulma yolunda çocukluktan ergenliğe, yaşlılığa; kişinin iç kaygıları, hırsları, hayalleri, duyguları; toplumsal konular, manevi unsurlar gibi her okumada farklı mana kazanacak kadar ucu açık ana fikirleri, başkahraman üzerinden verir. Şöyle anlatmak gerekirse yazar bir nevi olayı anlatırken derin mesajlar verip olayı mesajlara bağlı kalacak şekilde anlatmaya devam etmiştir. Örneğin; “Yaşamaya devam etmek için bir nedeninin olmadığını düşünüyorsan, başına neler geleceğini umursaman da pek güçtür. Ölmek istediğini düşünürsün; sonra da her şeye hazır olduğunu keşfediverirsin; hatta yabancının biriyle gecenin içine karışıp gitmek gibi çılgınca bir şeye bile…” der ve Walter’in Yehudi Usta ile gitmesini okura mantıklı kılar.
Başkahraman, romanın birinci bölümünde bir bilinmezliğe yolculuk eder. İkinci bölümde ise uçabileceğine inanarak bu yolculuğa devam eder. Daha sonraki bölümlerde ise başarının tadı, hayal kırıklığı, derin tecrübe ile hayatının sonuna doğru yolculuğunu sürdürür. Bu yolculukta başarılı olan Walter, uçmayı öğrenir. ‘Harika Çocuk Walt’ olarak sahneler alır ve büyük paralar kazanır. Ergenliğe girmesiyle uçma eylemi sakatlığa uğrar. Yazar bu noktada bu durumu şu şekilde değerlendirir.
Bu iş böyledir. Arzuların üste çıkınca kafan çalışmaz.
Yazar, gerçek olamayacak kadar sıra dışı bir konu çerçevesinde bu tarz cümlelerle derin, her konuya uyabilecek mesajlar vermiştir. Okur olaya, ‘uçabilecek’ olmaya pek itibar etmeyip mantıklı bakmasa da arada geçen bu tarz manalı cümlelere hak verirken bulur kendisini. Yazar yine derin manalar içeren bir paragrafla romanını sonlandırır.
‘…Ama kendiniz olmaktan çıkmayı öğrenmelisiniz. İşte her şey bununla başlar, gerisi arkadan gelir. Bırakın kendinizi de buharlaşın. Bırakın kaslarınız gevşesin, ruhunuzu içinizden dışarı çıktığını hissedene kadar soluk alıp verin, sonra da gözlerinizi yumun. İşte böyle yapılır bu iş…’
Kitaplarla kalınız…
- Yükseklik Korkusu – Paul Auster
- Can Yayınları – Roman
- 248 sayfa
- Çeviri: İlknur Özdemir