Ahmet Haşim,”Bize Göre” adlı eserindeki yazılarını İkdam gazetesinde yayınlamıştır. Yer yer mizaha yakın anlatımıyla Doğu ve Batı arasında kalan bir toplumun dünyasını, bir şair gözüyle tasviridir.
Samimi ve yormayan anlatımıyla, deneme türü sevenlerin okuması gereken bir kitap “Bize Göre”.
Alıntılar :
1- Varlıkların sessizliğine aldanmamalı! Acı çekenler yalnız “acı çekiyorum!” diye bağırabilenler değildir. Bilinmez niçin, acıyı hayata katan kudret, insandan başka hiçbir varlığa acının sırrını açma imkanı vermemiştir. Her varlık, hayatın kanlı yollarında, boynuna geçirilen ve sesini boğan bir ağır sessizlik zincirini sürükleyip duruyor.
2- Yazara göre bir Fransızla bir Almanı diğerinden ayıran, beden ayrılığı değil sadece beyinlerde biriken hatıraların nitelik farkıdır. Herhangi bir sebeple bu hatıralar unutulunca birbirinden nefret eden iki kişi, bir diğerinin yerini alabilir.
3- Bir toplumda ahlak ve adetlerin ne şekilde değiştiğini, kelimelerin başkalaşmasında görülmeli.
4- Bir mühendisi, bir şairi, bir doktoru, hatta ismini bile ömrünüzde duymadığınız herhangi bir mesleğe mensup birini, hiç anlamadığınız bir işinden dolayı beğenir gibi oldunuz. O anda bütün yüksek değerler ve üstünlükler sizindir: Hayırseversiniz, zekisiniz, sevimlisiniz, terbiyelisiniz; ilminize, anlayışınıza diyecek yok! Ağzınızdan kaçırıverdiğiniz küçük ve sıradan övgüye karşılık, sırtınıza geçirilen tantanalı altın kaftanı bir an içinde kaybetmemek ve yağmur altında bir çıplak komikliğine düşmemek istiyorsanız, sakın sözünüze en ufak bir tereddüt gölgesi düşürmeyiniz.
İşte rahat yaşamanın sırrı!
5- Neşeye hâkim değildik, kederi kendimizden uzaklaştıracak hiçbir kuvvetimiz yoktu.
6- Çölde yolunu şaşıranlar gibi biz şimdi zaman içinde kaybolmuş kimseleriz.
7-Fakat, ipekler ve boyalar, ruhun eksikliklerini bilmem ki nasıl telâfi edebilir?
8- Dostum sıradan bir insandır. Onun için tarifi gayet zordur. Vücudunun kusurlarını gizlemek hünerinden habersizdir, yani şık değildir.
Ahlak kurallarıyla da ruhunun çirkinliklerini saklamayı bilmez, yani iki yüzlü değildir.
9- Güneş, bütün gün, insana doğru fakat acı şeyler söyleyen bir arkadaştır. Onun ışığında eğlenmenin ve mutlu olmanın hiç imkanı var mı?
10- Bir havra daha yapılmış, bunun ne ehemmiyeti var? Kökleri her taraftan dünyayı saran bütün bankalar birer havra olduktan sonra…
11- Karanlık, ölümün bir parçasıdır. O yüzden dinlendiricidir.
.