Değerini ve gücünü içtenliğinden aldığına inandığım mektup türünün güzel örneklerinden… Savaşların ruhsal yönünü anlatmak tarihçilerce genellikle önemsenmiyor; oysaki o açıdan baktığımızda bu yönünün gerçekten kuvvetli olduğunu, klinik psikoloji dalının gelişiminde de önemli olduğunu görürüz.
Bu mektuplar Stalingrad kuşatmasından yollandığı günden başlayarak bu bürokrasinin tüm duraklarından geçmiştir. Bunlarla “Stalingrad kalesinin ruhsal durumu tanınmak” isteniyordu ve Führer’in genel karargahı postaya el konması talimatını verdi. Talimat, Kara Kuvvetleri Komutanlığının emri olarak Sahra postası kontrol merkezine iletildi. Kuşatmadan kalkan son uçak Novo-Çerkask’a inince yedi posta çuvalına el kondu, tarih Ocak 1943 idi.
Mektuplar açıldı, adres ve gönderenlerin isimleri kesildi, sonra içerikleri ve eğilimlerine göre ayrıldı. Özenle bağlanmış paketler halinde Başkomutanlığa gönderildi. Ruhsal durumun değerlendirilmesini Ordu Bilgi Merkezi yaptı.
Kuşatma ilerledikçe bu ruhsal durumu daha açık yüreklilik ve riyasız bir şekilde yazılan mektuplarda görüyoruz. Nazi askerlerinin bir şekilde inançlarını sorguladıklarına şahit oluyoruz. Kimisi Tanrıyı, kimi sevdiğini, kimi ise kendini sorguluyor…
Kuşatma altındaki yaşama bakan bir Alman asker’in kaleminden:
“Kıyılar oldukça köprüler daima olacaktır; bizim bu köprüleri geçecek cesaretimiz olmalı sadece. Şimdi bu köprü sana uzanıyor, öteki sonsuzluğa; sonuçta bunların benim için bir farkı yok. Yarın son köprüyü geçiyorum; bu ölümün edebiyattaki tanımı, ama sen bilirsin ki sözcüklerden ve uyumdan duyulan zevkle, bazı şeyleri değişik anlatmaktan hoşlanırım. Ellerini uzat ki yolum o kadar zor olmasın.”
Av olan avcıların Rusya steplerinde kaleme aldığı, şehirden kalkacak olan son posta uçağı ile yakınlarına yollamayı umut ettiği son mektuplar… Okunmalı. Okunmalı ki ideolojilerin, sistemlerin bireyler üzerinde yarattığı duygu, durum baskı ve yıkım görülmeli. Kurgu veya gerçek içinde olduğumuz tüm savaşları sorgulamak için…
- Staligrad’dan Son Mektuplar
- Çeviri: Muammer Sığırcı
- Papirüs Yayınları – Mektup
- 62 sayfa