Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana, bilhassa 1930’lar sonrası, Türkiye’de gücü eline geçirmiş hemen her iktidar, ilk iş olarak aydınlara saldırmayı kendisine görev edinmiştir. İktidarın cehâletten beslendiği, kendi var oluşunu cehâlete borçlu olduğunu düşündüğümüzde, bir iktidar için bunun normal olduğunu vurgulayabiliriz. Ama bu, edebiyat için, sanat için, şiir için utanç vericidir. Bu utancı paylaşmak, Aslı Erdoğan’a bugünler için omuz atmak ve Aslı Erdoğan’ın tutukluluğunun tarih için ne ifade ettiğini öğrenmek adına, geçmişteki aydın düşmanlığımıza şöyle bir göz atmakta fayda var:
Türkiye Edebiyatı’nın yetiştirdiği belki de en önemli isimlerden birisi, Sabahattin Ali. Bugünlerde onun kitaplarıyla hemhâl olan, onun kitapları üzerinden edebiyat gurmeliği yapmaya kalkışanlar, onun bir dönem saçma sapan bir sebepten, belki de tam da Aslı Erdoğan ile aynı sebepten tutuklandığını bilirler mi? Zannetmem. Marko Paşa isimli bir dergide yayımlanan yazısı nedeniyle Sabahattin Ali, üç ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu kadarla kalmadı, daha önce de hapiste yatmış olan Sabahattin Ali, 1948’de “birileri” tarafından katledildi. Türkiye tarihinin utançlarından birisi olarak kayda geçen bu katliâm, şimdi Sabahattin Ali üzerinden edebiyat gurmeliği yapanların da katılması gereken bir utançtır.
Ve bir sosyalist yazar. Kemal Tahir. Sol görüşlü bir yazar olup, hapiste yatmamak Türkiye’de mümkün müdür? Zannetmem. Yukarında bahsettiğimiz Sabahattin Ali’nin bir kitabını kardeşine hediye etmek isteyen Kemal Tahir, evet yanlış duymayacaksınız, bu sebepten tutuklandı. Ve tam 12 sene boyunca cezaevinde kaldı. Ama ne var ki Kemal Tahir sindirilemedi, orada da yazmaya, üretmeye ve fikirlerini paylaşmaya devam etti.
Kemal Tahir’in tutuklanması kadar komik bir sebeple tutuklanan başka bir isim ise Orhan Kemal. Orhan Kemal’in tutuklanma sebebi, Maksim Gorki ve Nâzım Hikmet okumak. İşte bu sebeple 5 yılla mahkûm edilen Orhan Kemal cezaevinde ilk şiirlerini yazdı. Yani yine, iktidar arzusuna ulaşamadı, Orhan Kemal durmadı, üretti, çoğaldı.
16 yaşındayken sevgilisine bir mektubunda Nâzım şiiri yazdı diye hapse atılan Attilâ İlhan, şiirleri ve yazıları sebebiyle birçok kez tutuklanan, birçok yıl hapsi istenen, sürgün edilen Nâzım Hikmet, 70’lerde Che ve Mao çevirileri yaptığı için hapse atılan Can Yücel, “Nereye Gidiyoruz?” isimli yazısı yüzünden tutuklanan Aziz Nesin ve daha birçok aydın edebiyaçı, şair. Türkiye tarihinin aydın düşmanlığı devam ediyor:
Bugünlerde ise son tutksak aydın Aslı Erdoğan. Kitapları birçok dile çevrilen, uluslararası alanda ödüllere sahip, edebiyat alanında dünyaya açılan yüzümüz Aslı Erdoğan, en az yukarıdakiler kadar komik sebeplerden tutuklu. Tarihi özgür kılmak mümkün değildir, ama bugünü özgürleştirmek hâlâ elimizde.
Aslı Erdoğan serbest kılınsın!