Kuzey Bulut’un yazdığı, Merve Ergenoğlu’nun resimlediği “Bir Aile Macerası”, insanın sevdiği işle ilgilenme meselesini ana başlık olarak alıp, altını ailenin önemiyle dolduran kitap, diğer yandan da teknolojik dünyaya hapsolmuş çocukları, o dipsiz kuyudan çekip çıkarmayı amaçlıyor.
Kuzey Bulut, kitaba gömüldüğü bir gün ağzının kenarlarından güneşlerin taştığı bir çocuk görmüş. Bu manzaradan çok etkilenerek almış kalemi eline, o bugündür yazıyor. Bazen zihninin sınırlarını zorlayarak gökyüzünü avuçlarının içine alıyor, bazen galaksileri paramparça ediyor. “Eğer inanırsanız burada her şey mümkün,” diyen Bulut, kendinde var olan bu inançla uzayda maceradan maceraya koşarak “Galaksinin Koruyucuları” serisini yayımladı. Sonrasında kafasını tabletlerden, akıllı telefonlardan kaldırmayan çocuklar için geleneksel oyunları derlediği “Bu İşte Bir Oyun Var” adlı on kitaplık bir seri çıkardı. 1990 doğumlu çizer Merve Ergenoğlu ise, Bursa Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamlamış. Bir yıllık stajının ardından avukatlığı geride bırakıp kendini tasarım ve illüstrasyonların sürprizlerle dolu rengarenk bir dünyasına bırakmış. İlk kitabını çıkardıktan sonra çocuk kitapları resimlemeye ve çocuklarla çizim atölyeleri düzenlemeye başlamış. Kuzey Bulut ve Merve Ergenoğlu ikilisi, biri kalemiyle diğeri renkli kalemleriyle kafa kafaya verip Timaş Çocuk Yayınları etiketiyle yayımlanan “Bir Aile Macerası” kitabını minik okurlarla buluşturdu. İnsanın sevdiği işle ilgilenme meselesini ana başlık olarak alıp, altını ailenin önemiyle dolduran kitap, diğer yandan da teknolojik dünyaya hapsolmuş çocukları, o dipsiz kuyudan çekip çıkarmayı amaçlıyor.
Bulut ailesi, ata yadigârı meslekleri olan çikolatacılığı icra ediyor. Kendi dükkânlarında çikolata üretip satan aile üyeleri, yoğun mesai süreleri yüzünden ayda yılda bir toplanıp iki lafın ancak kırabiliyor. Bulutlar’ın en küçükleri Yıldırım ve Yağmur ise bütün bu olanlardan iyice uzak. Zira Yıldırım bütün vaktini bilgisayar karşısında oyun oynayarak, Yağmur ise kulağında kulaklıklarla müzik dinleyerek geçiriyor. Anneleri Perihan her ne kadar onları bu konuda uyarsa da sözleri hep havada kalıyor. Öyle ki; Yıldırım ve Yağmur kendilerini “işlerine” çok fazla kaptırdıkları için saatten bile bihaber yaşıyorlar.
Dört koldan, tüm aile çikolata başına!
Yine böyle “sıradan” bir günde anne Perihan, çocuklarının odalarına teker teker girerek akşama dedelerinin ve amcalarının misafirliğe geleceklerini ve yardıma ihtiyacı olduğunu söyleyerek Yıldırım ve Yağmur’u masa başından kaldırmaya çalışıyor. İki kardeş de bunun mümkün olmayacağını söylüyor. Fakat Yıldırım, sarı bir tişört karşılığında Yağmur’u, kendisi için de annesine yardım etme konusunda ikna ediyor. Hazırlıklar tamamlanıyor, akşam misafirler evde toplaşıyor. Başta dede olmak üzere herkes sanki on yıllardır görüşmemiş gibi bir hâl hatır sorma merasimine başlıyor. Bu seremoni bittikten sonra anne Perihan ve baba Hayrettin çocuklarının yüzünü göremediklerinden, ikisinin de sabahtan akşama kadar oyun oynayıp müzik dinlediğinden dem vuruyor. Bu duruma bir çözüm getirmek ve aile üyelerinin birbirileriyle daha fazla vakit geçirmelerini isteyen dede, bir öneri getiriyor. Artık Yıldırım ve Yağmur dükkâna gelip yardıma gelecek, büyükler de saat en geç 6’da mesaiyi bitirecek. Herkes bunu onaylıyor.
“Bulut Ailesi”nin çikolata fabrikası
Ertesi gün ilk iş başını yapan Yıldırım ve Yağmur, çikolata makinesindeki aksaklığı en iyi bildikleri işle, yani teknolojiyle gidermek için kolları sıvıyor. İnternetten edindikleri bilgilerle makinedeki sorunu çözüyorlar. Fakat bir sorun ortaya çıkıyor ve ortalık çikolata gölüne dönüyor. Akşam bunun muhasebesini yapan Yıldırım ve Yağmur’un da içinde olduğu aile üyeleri, işin bir anda öğrenilemeyeceğini, kademe kademe gitmek lazım geldiğini söylüyorlar. Ayrıca Yıldırım ve Yağmur’un müdahalesinde sadece makinenin ısısını ayarlamayı beceremediklerini, onun dışında gayet iyi iş çıkararak üç kat fazla üretim yaptıklarını da söylüyorlar. Konuyu toparlayan dedeleri, insanın bildiği ve sevdiği işi yaptığında sonucun kendiliğinden başarılı olacağını, bu yüzden de Yıldırım ve Yağmur’un kendi yöntemleriyle onlara yardım etmelerini istiyor. Herkes konuyla ilgili mutabık olunca da “Bulut Ailesi” çikolata dükkânı tıkır tıkır işlemeye başlıyor.
Kuzey Bulut, “Bir Aile Macerası”nda, sade, esprili bir dille insanın içinden gelen işle uğraşınca yakalayacağı mutluluğu anlatırken, içinde yaşadığımız çağın bizi tutsak ettiği “çalışma” temposunun “ayarsızlığı” yüzünden en yakınlarımıza bile vakit ayırmadığımızı, halbuki bu bağların kuvveti sayesinde, üstesinden gelinemeyecek iş olmadığının altını çiziyor.
- Bir Aile Macerası / Çikolata Meselesi – Kuzey Bulut
- Timaş Çocuk Yayınları
- 64 sayfa
- Resimleyen: Merve Ergenoğlu