Meksika’da Zapata adlı örgütün barış görüşmelerine giden 4 kişiden biri olan Chocolate ve karısı Leche’nin mücadelesiyle başlayan, İzmir’de Çikolata’nın ve Süt’ün hayatıyla birleşip Anadolu’ya yayılan İzzet Dönmez’in ikinci romanı Süt ve Çikolata; Alakarga Yayınları imzası taşıyor.
Polisiye, aşk ve macera üçgeninde yükselen bir roman… Akıcı olay örgüsü, şiirler, ağıtlar, insan tahlilleri… Polis, jandarma, gardiyan, köylü, adalet, rant, hak, istihbarat, örgüt, cinsellik, silah, kahramanlık, bir sürü kavram üzerine çeşit çeşit önermeler… Bazı yerlerde çabuk başlayıp çabuk gelişen seyirli seyirsiz kısa film tadında bağlamlar…
Kadın cinayeti işleyenleri, tecavüzcüleri, işçilere hakkını vermeyen patronları ve bu anlamda sayılabilecek diğer insanları kendi adalet anlayışı içerisinde öldüren bir halk kahramanı Çikolata, yeni hedefi için İzmir’e geçer. Malatya Karapınar Köyü’nde annesi ve babasıyla yaşayan Süt ile annesi, Halime Hanım’a iyi gelsin diye İzmir’e kaplıcaya gelirler. Süt’ün ve Çikolata’nın kaderi aynı otelde kesişir. Ezberlediğimiz klasik çarpışma sahnesi, biçimiyle de farklılaşarak Süt’ün annesi ve Çikolata’nın çarpışmasıyla gerçekleşir. Çikolata ve Süt karşılaştıklarında birbirlerini sanki geçmiş hayatlarda, farklı ülkelerde tanıyorlarmış, seviyorlarmış gibi bakakalırlar. İkisi de Meksika’daki Chocolate ve eşi Leche’nin yaşadıklarından kare kare hatırlamaya başlarlar ve birbirlerine aşık olurlar. Otelde kalınan bir günün ardından aşıklar dinmeyecek bir rüzgarın içerisine MİT üyelerini, askeri, polisi, medyayı, Karapınar Köyü halkını, firari bir mahkûmu ve okuyucuyu dahil eder.
Yazar, yazdıklarına hayatından mı çıkar yola ya da kurgu yolunda hikâyesini mi katar? İlk yazı kaynakları, genelde en yakınındakilerden, yaşadıklarından alır ateşini. Bunu düşünmeden İzzet Dönmez’in kitabın başındaki yaşam öyküsünü okuyup başladım kitaba. Kitap bitince yazarın yaşamı daha anlamlı oldu benim için. Çünkü Malatya doğumlu yazar, eserin mihenk mekânını Malatya Karapınar Köyü belirlemiş. Öğretmen lisesi mezunu yazar, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi’ni bitirip Anadolu’nun farklı illerinde çalışmış. Halen İstanbul’da öğretmenlik yapan Dönmez; Süt’ü, onun anne ve babasını ise idealist öğretmenler olarak işlemiş kitabında. İstanbul, İzmir, Kayseri, Elazığ, Malatya… sayfaları çevirdikçe olayın içinde gittiğiniz şehirler de İzzet Dönmez yaşadığından çıkarak yazmış dedirtiyor.
Kitap bitince iki soru düştü önüme: Acaba yazar; isimleri aynı, ülkeleri ve kültürleri farklı, iki ayrı kadın ve erkeği reenkarnasyon bağlamından çıkarıp biraz daha işleyemez miydi? Dönmez, geliştirdiği hikâyenin büyüsüne ya da halk kahramanı Çikolata ve öğretmen Süt’ün büyük aşkının etkisi altında kaldığı için mi Meksika Zapata bağlantısı üzerine çok eğilmedi? Soruları takiben cevaplar da geldi kendiliğinden: Düşündüğümüzde Meksika’da yaşayan bir yazar, böyle bir romanı yazmaya kalksa Meksika tarafına odaklanırdı muhtemelen. Çünkü İzzet Dönmez de yine yukarıda belirttiğim gibi en yakın izlediği ve hayal ettiği yerden yazmış.
İzzet Dönmez yalın diline, gözlem gücünü ve karakter tahlilini de katarak sıkı bir roman ortaya koymuş.
İyi okumalar.
- Süt ve Çikolata – İzzet Dönmez
- Alakarga Yayınları, Roman
- 389 Sayfa