Utopia, yine aylarca kütüphanemde beklemiş “şimdi zamanı değil”, “şimdi başlarsam okuyamam”, “kesin sıkılırım” gibi geçiştirmelerle okunması ertelenmiş kitabım. Hâlbuki başlayınca bitmeyen ne var? Hiç!
Utopia da öyle oldu, bir solukta bitti. Kitap, yazarın Rapheal ile bir toplantıda tanışmasıyla başlıyor ve Rapheal’in ağzından anlatımla şekilleniyor. Ne kadar siyasi yahut felsefi bir kitap-mış- gibi algılansa bile insanlık için kaleme alınmış önemli bir eser. Kitabın içinde unuttuğumuz değer yargılarımız, yitirdiğimiz adalet anlayışımız ve yok saydığımız eşitlik olgusuyla vicdan muhakemesine giriştim. Okuduğum her cümleden sonra sorgulama yapmamak elde değildi. Madem insanız niçin insanlığımızı unutuyoruz?
Rapheal zengin bir ailenin oğlu olmasına rağmen içindeki meraka ve dünyayı gezme isteğine karşı koyamayıp ailesinden ayrılır. Yolu Utopia adasına düşer ve burada kalıp olan biteni izleme şansı yakalar. Rapheal, adanın insanlarının kendi aralarındaki ilişkileri, giyim tarzları, yaşayış biçimleri, bilim ve sanata verdikleri önem, barınma şekilleri, yasaları, yönetilme biçimleri, üretim ve tüketim anlayışları, çalışma sistemleri, savaşa karşı bakış açıları, diğer devletlerle olan ilişkileri ve dinleri gibi yaşamda temel olan belli başlı konuları yazarımıza aktarır.
Kitap iki bölümden oluşuyor: Birinci bölümde yazarın Rapheal ile tanışması anlatılıyor, ikinci bölüm ise tamamen Utopia’ya ayrılmış; Rapheal’in anlatıklarıyla Utopia‘yı tanıyoruz. Tam anlamıyla günümüz dünyasına uyarlanamayacak kadar iyi niteliklere sahip olsa da bazı kural yada yargılar kişiden kişiye değiştiği için herkese aynı etkiyi yapmayacak ve hatta bazen kabul edilemez gelecektir. Fakat genel manâsıyla eser, her kesimden bireyin okuyup kendine birçok pay çıkarabileceği güzellikte.
Düşündüm de bu eseri okumak mecbur kılınsa belki unuttuğumuz insanlığımızı bir nebze de olsa geri kazanırdık.
“Sizler insanları ancak hayatlarını zehir ederek yönetmesini biliyorsunuz, sizler özgür insanların başına geçmeye layık değilsiniz. Tembelliği ve gururu bir kenara bırakın. Başkalarına zarar vermeden sadece size ait olan şeylerle yetinin…”
“Tanrı insanlara daha doğru bir yol sunmadıkça, kimsenin aklı daha doğru bir yol bulmaya yetmez.”
“İnsanlık ve iyi huy, insanları antlaşmalardan çok daha etkili ve güçlü bir şekilde birbirlerine bağlar, çünkü insanın kalpten bağlılığı, yazılı ve sözlü bağlantılardan çok daha güçlüdür.”
- Thomas More – Utopia
- Oda Yayınları – Roman
- 128 Sayfa
- Çeviri: Fatma Gökben Aksoy