Ülkemizde kurmaca kitapların yanı sıra, kurgudışı olarak adlandıran türün de ciddi bir okur kitlesi var. Bu duruma yakın zamandan bir örnek vermek gerekirse, Yuval Noah Harari’nin dünyada ve ülkemizde oldukça ses getiren kitabı Homo Deus Yarının Kısa tarihini muhakkak duymuş, duymadıysanız bile etrafınızda tanıdığınız ya da tanımadığınız birisinin elinde görmüşsünüzdür. İnsanın bilme ve anlama merakına hitap eden bu tür kitapların okur kitlesi hiç azımsanacak ve yok sayılacak bir kitle değil.
Öyle ki, bu durumu gören yayınevleri, edebi türlerin yanına kurgudışı kitaplarını da koyarak hatrı sayılır bir satış da yapıyorlar. Bu kitleyi yakalayacak popüler bilim kitapları etrafımızı sarmış vaziyette ve her ay benzer konularda bambaşka insanlardan farklı şeyler anlatan kitaplar birer birer raflara konuluyor.
Bu tür kitaplara şu açıdan bakmakta fayda olduğunu düşünüyorum: Anlatılanlar, bize sunulan ve irdelenen şeyler, ne kadar doğru?
İşte bu soru yalnızca benim aklımı kurcalamıyormuş ki Robert Newman beyin bilimi özelinde Nöropolis: Beyin Biliminden Sağ Çıkma Rehberi ile konuya bu şekilde yaklaşmış.
Kitabın anlattıklarından evvel Robert Newman’dan bahsetmekte fayda var. Newman, bir stand-up sanatçısı ve oyuncu. BBC Radyo 4’te on yıllar boyunca yaptığı şovlarında bahsettiğim konuları irdelemiş birisi ve aynı zamanda siyasi hicivci. Yani oldukça sivri dilli, eleştiriyi kara mizahla birleştiren bir sahne sanatçısı. Yapmış olduğu programlarda değindiği konuların derlendiği birkaç kitabı var. Nöropolis de bunlardan birisi.
Peki Newman bize Nöropolis’te neler anlatıyor?
Newman, elden ele, dilden dile dolaşan bu kitapların doğrularıyla beraber saptırdıklarını örneklerle sunuyor. Ciddi bir kaynak taramasıyla beraber çoğu popüler bilim kitabının (bunların arasında ülkemizde de basılan ve neredeyse çoğu popüler olmuş kitaplar da yer alıyor) insanlara çoğunlukla da saplantılı derecede taraflı içeriklerin sunulduğunu aktarıyor. Bunu yaparken de muzip bir dil bize eşlik ediyor.
Beyin bilimcilerin, beyni keşfetmeye ve nasıl çalıştığını çözmeye çalışırken, bu sürecin tarih içerisinde birçok evreden geçtiğini biliyoruz ama bu süreç içerisinde bilim insanlarının bilimsel bilgiyi yayma konusundaki tutumları, yapılan deneylerin niteliği, yaşanan dünya savaşlarının bilime yansımaları gibi tarihsel noktalara da değiniliyor; fakat kurduğum cümlenin yapısına bakarak sıkıcı bir bilim kitabıyla karşılaşacağınızı düşünmenizi istemiyorum. Gülümsemenin tarihinden, 1848’de kafasına demir çubuk saplanan demiryolu işçisinin ölmeyerek tüm bilim camiasını nasıl şaşkınlığa uğrattığını, Pavlov’un deneylerine konu olan köpeklerin başına gelenleri, Charles Darwin’e ait olduğu iddia edilen kurbağanın akıbetini ve birbirinden ilginç daha bir çok konuyu bir öykücü yeteneğiyle okurken sıkılmayacağınızı temin edebilirim.
Timaş Yayınları etiketiyle raflardaki yerini alan Neropolis, başlangıçta bahsettiğim konuyu irdelemesinin yanında, ilgi çekici bir konu ve bilim insanları üzerine anektod, araştırma, tez ve makaleler üzerine kaleme alınmış (çoğunun stand-up gösterisinde anlatıldığı metnin içeriğinden anlaşılabiliyor) türünün farklısı bir kitap. Ve bu kitabı ilgili olsun ya da olmasın herkesin rahatlıkla okuyabileceğini düşünüyorum. Keyifli okumalar dileğiyle.
- Nöropolis: Beyin Biliminden Sağ Çıkma Rehberi – Robert Newman
- Timaş Yayınları – Popüler Bilim
- 246 sayfa
- Çeviri: Eylül İdemen Doğramacı