
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ( 1864 – 1944 ) Kesik Baş‘ı adından da anlaşılacağı üzere bir polisiye romandır. Kesik Baş 1921’de gazete tefrika edilmiş, 1942’de kitap olarak basılmıştır. Dolayısıyla 1920’lerin başında geçen bir cinayet romanı için buyurun Hüseyin Rahmi’nin satırlarına.
Kesik Baş, roman tekniği bakımından kusurlu bir romandır. Hüseyin Rahmi, açıklama yapmak için arada bir, araya girer ve akışı bozar. Ancak roman mizahi bir dile sahip ve son derece akıcı. Bir adam bir gece evine giderken bir çukurda kesik bir baş bulur, ki bu sahneler çok komiktir ve iki polis bu cinayetin peşine düşer. Daha ilk sayfalardan itibaren Hüseyin Rahmi bize garanti verir, kusursuz cinayet yoktur. Biri aceleci ve ön görüsüz, diğeri zeki ve analitik düşünebilen iki polisimiz ipuçlarının ardından yürür. Tarih 1920’ler olunca haliyle teknoloji değil sadece mantık kullanılır. Bana sorarsanız ipuçlarını yorumlayışları Sherlock Holmes‘u aratmaz. Sonrasında biraz da tesadüflerin yardımıyla cinayeti aydınlatırlar.
Kesik Baş‘ta bir yandan cinayetin izlerini takip ederken bir yandan da 1920’nin İstanbul’unu okuruz. O dönemin konuşma dili ve günlük yaşamı gözlerimizin önünde beliriverir. Eski Türk romanlarından günlük hayatın ayrıntılarını öğrenmeyi pek severim. Beyoğlu’na, Karşı Yaka dendiğini, atlı arabaların gece-gündüz tarifeleri olduğu, dönemin sinemalarını Kesik Baş‘tan öğrendim. Kozmopolit, renkli, hareketli bir yaşamı anlatan Hüseyin Rahmi, ilginçtir ki İstanbul’un işgal altında oluşuna hiç değinmez. Roman 1921’de yazılmasına rağmen savaş koşullarından ve işgalden hiç bahsedilmez. Öte yandan Hüseyin Rahmi’nin satırların arasına ya da karakterlerin konuşmalarına yerleştirdiği fikirler okunmaya değer. Özellikle ruh-beden ilişkisi konusunda yazdıkları yalın fakat üzerinde düşünülmesi gereken fikirlerdir.
“Bir iğne batsa, bir çakı ucu değse, bir kıvılcım düşse canı acıyan vücut şimdi bu kadar kesip biçmeden niçin bir şey duymuyordu? Öldürdüğümüz adamın ruhlar alemine karışan ruhu, vücudun işkencesine hiçbir ilgi duymadan bu parçalanışı bizce görülmeyen, bilinmeyen bir yerden seyir mi ediyordu? Ölüm kimyasal bir olay mıydı? Bir soluk kesilmesiyle iş ne kadar değişiyordu?” S.186
Polisiye seviyorsanız ve Hüseyin Rahmi Gürpınar’la yolunuz hiç kesişmediyse Kesik Baş iyi bir başlangıç olabilir. Ben Özgür Yayınları’ndan çıkan baskısını okumuştum. Ancak Hüseyin Rahmi’nin eserlerinin şu anda birkaç farklı yayınevi tarafından basıldığını da hatırlatalım.
- Hüseyin Rahmi Gürpınar – Kesik Baş
- Özgür Yayınları
- 196 Sayfa