Hasan Ege Karanfil’in, Seyhan Erözçelik İlk Kitap Şiir Ödülü sahibi kitabı “Veraset Vergisi”, karmaşık hezeyanlar, buruk serzenişler, dalgacı ağıtlar, maziden çıkıp gelen, kendiliğinden yuvarlanarak çığa dönüşen dizeleriyle anlamı okura bırakan şiirlerinden oluşuyor.
“Seher vakti yetim kalmış bir çocuğun annesiydin Eldebran/
soğuk zakkumlar çentiyorken bir çarmıh gibi ağzımı/
zırhımı öpmek için çırpınan salgınların havarisiydin sen/
yaşlı çakıl taşları arasında kan ağlardı aklımın kış sarnıçları/
ayaklarımın altında ardıç ağacının kınalı yapraklarıyla/
alazladım Aras yatağına sakladığım paslı varlık ağrısını/
düşe kalka alıştım elmacık kemiklerime vuran buğulu sancıya/
kırlangıç dönümünde düşe kalka devşirdiğim kızıl misket tarlası/
bakır sakallı buz devleri doğurdu şehrimdeki kargınmış ilkyaza/
arşipel mavisi bir kefen dikeceğim içi ipek atlas dışı sırmalı kadife/
azap ufkuyla yıkayacağım hançerime ayetler kazıyan bir kızı/
karanlık topraklarda kaybolan bulanık çocukluğum üşümesin diye/
Eldebran, çivit sislerle ördüğüm ruhumun kıvılcım gözlü hırsızı/
sis ve toz yok olurken belirginleşiyor hiçlik /
kırıyorum bir yıldızı”
Bu dizeler Hasan Ege Karanfil’in İthaki Yayınları etiketiyle yayımlanan “Veraset Vergisi” adlı ilk kitabındaki “aldebaran” şiirine ait. Tıpkı genç şairin, karmaşık hezeyanlar, buruk serzenişler, dalgacı ağıtlar, kendiliğinden yuvarlanarak çığa dönüşen diğer dizeleri gibi…
Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Psikoloji Bölümü’nde çift ana dal yapan Hasan Ege Karanfil, 2003 yılında Ankara’da doğmuş Yazdığı şiirler daha önce kitap-lık, sadece şiir, Orlando, Ecinniler gibi dergilerde ve birçok fanzinde yayımlanmış. “Veraset Vergisi” isimli, sonradan kitaba dönüşecek şiir dosyası 2020 Şiirati Seyhan Erözçelik Şiir Ödülü’ne layık görülmüş.
“ölüme bağlı tasarruflar” ve “ivazsız intikal” diye iki bölüme ayırmış kitabını şair. İlk bölümde yer alan şiirler birer monolog gibi başlıyor. Sıradan “konuşmalar” değil ancak bunlar. Sanki bu toprakta yeri olmayan birinin, “Ben buradayım,” diye inlemesi gibi. Yalnız, kayıp, hiç olmamış kimsenin. Semadan seslenen, duymayan olunca aşağı inen kişinin. Sallantıda olan. Misal:
“yıkılmasın diye radye temel diziyorum enkazıma/üzünç eski dostum benim /
gönenç soğuk ve yabancı/
<< en kötü yangında bile bir kelebek kurtulur daima >>
kesince bileğini el-âhir – hiçliğe yürür bir sancı/
ben yürürüm köşegen sancıların tavernasında –benim bir oğlum öldü/
adını unuttum-”
İkinci bölümde ise “ölüme bağlı tasarrufların” daha evveline gidiyor sanki Hasan Ege Karanfil. Biraz daha gönülle kesişiyor yolu. Maziyi ortasından delip üzeri tam kapanmamış bir meselenin üzerine çöreklenir gibi. Anılar, hâle bürünüyor. Kâğıdın üzerinde kurumuş mürekkeple çekiyor sanki onları çukurdan. Kendi de dâhil ara ara konuya şair. Hatta belki biraz daha fazla. Günlükten bozma cümleleri sıralıyor peş peşe ki, “Yorulmasın kafalar bir de bunlarla,” niyetiyle…
Nihayetinde şiir bu. Ben bunu anladım, dostlar ne anlar, oturur konuşuruz. Tıpkı şairin rodrigo’yla konuştuğu gibi…
- Veraset Vergisi – Hasan Ege Karanfil
- İthaki Yayınları – Şiir
- 88 sayfa