Niye okuyorum?
Kitaplara olan tutkumun nedeni ne?
Bu iki soru epeydir aklımda. Aklımı ve kafamı kurcalıyor. Okumak, başka hikâyeleri dinlemek, içinde olmadığım bir hayatı ve insanları gözlemlemek için mi? Kafka çocukluk arkadaşına, “Kitaplar, içimizdeki donmuş denizi kıran baltalar olmalı,” diye yazmıştı. İçimdeki donmuş denizleri mi kırıyordum yoksa?
Başka hikâyelere mi kaçıyordum? Niye kitabevlerini, kitaplarla haşır neşir olan mekânları tercih ediyorum mesela. İşin güzel tarafı, bu yazıyı yazarken de sevdiğim çoğu insanla bu vesile ile tanıştığımı fark ediyorum. Belki de Umberto Eco gibi bir kitaplığın hafızam için garanti olduğunu sanıyorum. Yazar Esra Karadoğan şöyle bir cümle kurmuştu:
“Okumak biraz da bunu sağlıyor, yüzeyde kalıp nefes almamızı.”
Şüphesiz birçok nedeni var bu durumun. Bu yazı da size şunları yaparsanız çok iyi bir okuyucu olursunuz, eğer çocuğunuz şu kitapları okursa çok iyi, zeki bir çocuk olur demeyecek, maalesef. Ama belirli ipuçları sağlayacak.
“Hayatım kitapların arasında geçti” diyor Miha Kovac. Bu kanı benim de önemli bir sebebim. Babamı hep bir şeyler okurken yakaladım. Ya gazete ya da başka bir şeyler okurdu ve kitap almamı isterdi hep. Lisedeki edebiyat öğretmenim zorla da olsa bir şeyler okuttururdu. Uzun, eski Türk romanlarını, klasik edebi eserleri okumamak için kısa kitap özetlerini okurken, okumaktan haz aldığımı anlamaya başladım.
Geçtiğimiz aylarda niye okuyorum vb. sorularıma yanıt ararken karşılaştım, Okumak Nefes Almaktır kitabı ile. Okumanın niye nefes almak kadar önemli olduğunu 10 başlık altında anlatıyor. Dijital bir çağda yaşıyoruz. Sesli kitaplar, e-kitaplar var. Kim bilir ilerleyen yıllarda okumanın şekli tıpkı gazeteciliğin şeklinin değişmesi gibi nasıl değişecek. Elimizde kitap taşımaktan vazgeçecek bazılarımız, bazılarımız ise benim gibi kitaplarla yaşamak için inat edecek.
![](https://www.neokuyorum.org/wp-content/uploads/okumaknefes-almaktir2.png)
Miha Kovac, dijital çağda niye kitap okumamız gerektiğini sorguluyor. Kitap okumanın bize ekran medyasından daha farklı ne vadedeceğini düşünüyor. Kitap okumanın makul bir yanının kalıp kalmadığını tartışıyor. Söz dağarcığını etkilemesinden tutun da, kavrayışımız, dünyaya ilişkin duygu ve düşüncelerimiz okuduklarımızla çarpışıyor. Bu sayede zihnimiz sorgulamaya başlıyor. Eski duygu ve düşüncelerimizi pekiştiriyor. Kitap okumak bize sadece egomuzu dizginleme, hoş bir hikâye okuma ve empati kurma gibi herkesin bildiği şeyler yapmış olmanın yanı sıra konsantrasyonumuzu uzun süre boyunca koruyabilme becerisini arttırıyor. Kitap okurken bir filmin aksine her şeyi zihnimiz düşünüp hayal ediyor ve daha yoğun, zihinsel bir çaba göstermemizi sağlıyor.
Okumak Nefes Almaktır, kitap okunan ortamda büyüyen çocuklar için de on kitaptan elli küsur kitap arasındaki farklı çocuğun kültürel gelişiminde evdeki birkaç yüz kitaptan oluşan kitaplığa on kitap daha eklemekten büyük etki yarattığın söylüyor. Okuma eylemi hakkında bize detaylı bilgiler veren ve bu bilgileri istatiklerle açıklayan kitap, okuma eylemini sorgulatıyor. Aslında yeni medya sayesinde daha çok yazılı metin okuduğumuzu da ekliyor.
Eğer neden okuduğumuz üzerine düşünmek ve niye kitap okumayı ısrar etmemiz gerektiğini anlamak isterseniz bu kitabı okuyabilirsiniz.
Okumak Nefes Almaktır – Dijital Çağda Kitap Okumak İçin 10 Neden
Portakal Kitap
1.baskı 128 sayfa.