İngiltere’nin en iyi devlet okullarından Waldegrave’de Ekonomi Bölüm Başkanı olarak görev yapan Shaun Rusk’ın yazdığı “Bir Solukta Ekonomi”, feodal sistemin çöküş hikâyesinden yola çıkarak ekonominin temel ölçeklerini sade ve basit bir dille anlattığı bir başucu “kitapçığı”.
1348 yılında Doğu Asya’dan Avrupa’ya yayılıp, oradan da İngiltere’ye ulaşan Kara Veba, yıkım, sefaletle birlikte yaklaşık 50 milyon kişinin ölümüne sebep olmuş. Dönemin İngiltere kralı III. Edward, feodal sistemle yönetilen ülkesinde pek çok köylü vebadan hayatını kaybedince yönetim sistemi de çökmeye başlamış. Böylece önceden efendilerine hizmet etmeye yemin etmiş milyonlarca köylüden eser kalmamış. Ancak soylular düzenin devamına, çarkın döndürmeye devam etmek istiyormuş. Bu durumla birlikte hayatta kalan köylüler, kendi değerlerinin farkına vararak daha iyi şartlarda yaşama ve onlara hangi efendi daha iyi yaşam koşulları sunuyorsa onun için çalışmayı seçme imkanı tanımış. Kısaca “ayaklar” “baş” olamasa da en azından söz sahibi olmuş. Taht sahiplerinden gelen talep, arzdan, yani çalışmaya yetkin köylü sayısından kat be kat fazlaymış. Bu yüzden de tedarikçilerle anlaşma şartları değiştirilmek zorunda kalınmış. Ve bu arz talep meselesi yüzünden feodal sistem çökmeye başlamış. İngiltere’nin en iyi devlet okullarından Waldegrave’de Ekonomi Bölüm Başkanı olarak görev yapan Shaun Rusk, feodal sistemin çöküş hikâyesinden yola çıkarak ortaya çıkarttığı sonuca göre; “ekonomi denilen şey; işte buymuş!” Gündelik yaşantımızın başat sorunu olan ekonomi hakkında herkesin kırıntı kadar da olsa bir fikri vardır. Peki kısa yoldan ekonomi nedir? Shaun Rusk’ın yazdığı, Say Yayınları’ndan Samet Öksüz çevirisiyle yayımlanan “Bir Solukta Ekonomi”, uyanık kaldığımız zaman boyunca sürekli karşımıza çıkan ekonomiyi, ekonomik terimleri, enflasyonu, durgunluğu en basit haliyle anlatan bir başucu “kitapçığı”.
Shaun Rusk, adına yaraşır biçimde kitabını sadece iki bölüme ayırmış. Ki bu, ekonomi için fazlasıyla yeterli. “Mikroekonomi” başlıklı ilk bölümde mikroekonominin tanımıyla başlayan Rusk, ekonomi sorunun ne olduğunu gayet basit örneklerle ve gündelik dille anlatmış. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi ekonomistleri olan Adam Smith, Karl Marx, Lord John Maynard Keynes ve Friedrich Hayek’in ekonomiyle ilgili düşüncelerine yer vererek devam eden Rusk, arz-talep meselesinden girip kamu mallarına, oradan “piyasa” denilen olguya, kâr, işletme, esneklik, dolaylı vergi gibi mikroekonominin alanına giren terimlere yine aynı sadelikle değinmiş. “Makroekonomi” bölümünde de, makroekonominin kısaca bir tanımını yaptıktan sonra sokaktaki vatandaşı dolaylı olarak etkileyen ancak esas “ilgi alanı” devletler ve büyük şirketler olan makroekonominin her iki taraftaki yansımalarına yer vermiş. Ekonomik büyüme, ulusal bütçe ve bütçe kontrolü, borç ve açık, enflasyon, sınır ötesi ticaret gibi konuları ekonomiyle ilgisi aybaşında maaş çekme ve bakkal alışverişi olan biz sade vatandaşların anlayacağı dilden anlatmış.
“Ekonomik düşünme, her ekonomik kararın sonuçları üzerinde tam olarak çalışan mantıksal bir akıl yürütme zinciri ile ilgilidir. Bu, ekonomimizi yöneten politikacıların her zaman gerektiği kadar ciddiye almadıkları bir süreçtir,” diyor Shaun Rusk. Söylediğinde sonuna kadar haklı. Ancak ekonomi, ekonomistlere ve politikacılara bırakılmayacak kadar ciddi bir iş olduğundan, biz de hakkımızı aramak için temel bilgilere sahip olsak fena olmaz! “Bir Solukta Ekonomi” de bu mevzuya başlamak için gayet uygun bir seçim olabilir…
- Bir Solukta Ekonomi – Shaun Rusk
- Say Yayınları
- 148 sayfa
- Çeviri: Samet Öksüz